Ukrayna’nın Rusya topraklarına girerek başlattığı Kursk operasyonu, pek çok nedenden ötürü dünyaya ilkleri yaşatıyor. Ukrayna ordusunun 6 Ağustos’ta Rusya’nın Kursk bölgesinde başlattığı operasyon, hem dünyayı hem de Rusya’yı oldukça şaşırttı. Kursk bölgesinde yaklaşık 1000 kilometrekarelik bir toprağı ele geçiren Ukrayna ordusu, bu bölgede kontrolünü sürdürüyor.
Bu operasyon, Rus toprağının İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra ilk kez ‘işgal edilmiş’ olduğu anlamına da geliyor ve 2022’de başlayan Rusya-Ukrayna savaşında önemli bir dönüm noktasına işaret ediyor. Bu aynı zamanda Rusya’nın bir nükleer güç olduğundan beri karşılaştığı ilk askeri işgal.
CAYDIRICILIK YOK MU?
Dünyanın en büyük nükleer gücünün kendi topraklarının işgal altında olması elbette çok sayıda ilginç soruyu da akıllara getiriyor. Bunların en öne çıkanı ise ‘nükleer caydırıcılık’ fikrinin artık geçerli olup olmadığı. Zira Ukrayna’da savaşın başlamasından beri çok sayıda haberin konusu olan Rusya’nın nükleer tehditleri, artık daha az dile getiriliyor. Rusya’nın nükleer tehditlerine konu ettiği çok sayıda kırmızı çizgi ise çoktan aşılmış durumda.
Askeri analistler, Rusya’nın nükleer silahları nedeniyle ‘saldırılamaz’ olduğu fikrinin yanlış olduğuna dikkat çekerken, Ukrayna’nın ‘aslında hiç var olmayan bir bariyeri’ aştığını ifade ediyor. Bu durumun ortaya çıkmasının bir nedeni Ukrayna’nın nükleer silahlara sahip olmaması. Yani, hiçbir zaman Rusya’ya nükleer bir yanıt veremeyecek olması. Bu durum, zaten kendisinden çok daha kısıtlı imkanlara sahip bir ülkeye karşı savaş başlatması nedeniyle dünyanın yoğun baskısı altında olan Rusya’nın, Ukrayna’ya karşı nükleer silahlarını kullanamayacak olduğu bir durum yaratıyor.
TAŞINMASI ZOR BİR YÜK
Rusya’nın olası bir nükleer silah kullanımı, anılmak istemeyeceği bir ‘ilk’ olacak, Rusya’nın başını uzun yıllar boyunca uluslararası arenada oldukça ağrıtacak. Saldırının insani ve çevresel boyutu yıllarca tartışılacak ve Rusya üzerinde taşınması çok zor bir yük olarak kalacak.
Rusya’nın Ukrayna’ya karşı nükleer silah kullanması, Batı dünyası bir yana, Ukrayna işgaline karşı sessiz kalan, hatta silah satışı yaparak desteklediği iddia edilen Çin’i bile rahatsız edecek bir durum. Rusya’nın Ukrayna’yı nükleer silahla vurması, Çin ve Hindistan gibi ülkelerle olan ilişkisine çok büyük bir darbe vurabilir. Batı’nın aksine Rusya’dan gaz ve petrol alımını sürdüren Çin ve Hindistan gibi ülkeler, bu adım karşısında politikalarını değiştirebilir. Zira durum bu ülkeler için de bir tehdit olarak algılanabilir.
‘TAKTİK NÜKLEER’ DE ZOR
Kursk operasyonu özelinde ise farklı bir sorun daha ortaya çıkıyor. Rusya’nın Ukrayna ordusuna karşı bir taktik nükleer silah kullanmak istemesi durumunda, bunu kendi topraklarında yapmak durumunda olması. Kiev’de savaşla ilgili strateji geliştirenlerin, bu durumu anladığı ve buna göre hareket ettiği tahmin ediliyor. Kursk operasyonunun ardından, bu topraklar Rusya tarafından geri kazanılsa dahi, nükleer silah kullanımı konusundaki tehditlerin artık daha fazla sorgulanır olacağı ve Ukrayna’yı korkutmayacağı görülüyor. Ukrayna yönetimi Rusya’nın blöfünü görüyor ve risk alarak toprak kaybetmeyi sürdürmektense farklı bir yolu deniyor. Rusya’nın ‘ideolojik’ olarak savunulması neredeyse imkansız olan nükleer silah kullanımını gerçekleştirmesi ise oldukça uzak gözüküyor.
UKRAYNA KÖPRÜYÜ UÇURDU
Ukrayna ordusunun Rus topraklarındaki askeri harekatı devam ederken, Ukrayna, Kursk bölgesindeki Seym Nehri üzerinde bulunan stratejik öneme sahip bir köprüyü havaya uçurdu. Hava Kuvvetleri Komutanı Mikola Oleşçuk, Rus ordusuna ikmal yolunun hedef alındığını belirtti. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, “Kursk bölgesi ilk kez Batı yapımı, muhtemelen ABD’ye ait HIMARS çoklu roketatar sistemiyle vuruldu” açıklamasında bulundu. Öte yandan Ukrayna Genelkurmay Başkanı Oleksandr Sırskiy, harekatın başlamasından bu yana 11 gün geçmesine rağmen Kursk bölgesinin bazı bölgelerinde 1 ila 3 kilometre arasında ilerlediğini belirtti. Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’e brifing veren Sırskiy, Ukrayna sınırına yaklaşık 11.5 kilometre uzaklıktaki Malaya Loknya bölgesinde çatışmalar olduğunu aktardı. Sırskiy, Kursk’taki durumun “kontrol altında” olduğunu belirtti.